..........Uluslararası Devrimci ve Komünist Parti ve Örgütlere Mesaj
Share on Facebook Share on Twitter
 
Diğer yazılar
 

Yoldaşlar, siper yoldaşlarımız,

Sömürgeci faşist Türk burjuva diktatörlüğünün yoğun saldırı, gözaltı, tutuklama ve güvenlik ablukası koşullarında toplanan 4. Kongremiz, uluslar arası devrimci ve komünist parti ve örgütleri proleter enternasyonalist bir ruhla selamlar.
Emperyalist küresel ekonomik krizin, burjuvazinin tarihin sonu ve kapitalizmin ebedi olduğu yalanlarını tuzla buz ettiği, neoliberal politikaların çöktüğü, emperyalist küreselleşmenin ve burjuva ideolojisinin iflasının derinleştiği bir süreçten geçiyoruz. Emperyalist kapitalist sistemin daha da asalaklaştığı, kronik işsizlikle malul olduğu, ulusal sınırlara geri dönüş imkânlarını büyük ölçüde yitirdiği günümüz koşullarında, yaşanan ekonomik kriz, çanların şimdi kapitalizm için yeniden daha güçlü bir sesle çaldığını göstermektedir. Kapitalizm güç ve prestij kaybederken, başka bir dünya arayışı olarak sosyalizm yeniden güç kazanmakta ve sosyalizm için mücadelenin yeni bir dönemi başlamaktadır.
Ne var ki, devrim ve sosyalizm unsurlarının çoğaldığı yerküremizin bu tablosunun en olumsuz parçası, uluslar arası işçi, devrimci ve komünist hareketin ideolojik ve örgütsel krizi, anti-emperyalist devrimci kuvvetlerin dağınık ve parçalı oluşudur. Anti-emperyalist devrimci kuvvetler, yer yer canlanmalar ve bir araya gelme arayışlarını arttırsalar da, hala dönemin gereklerini karşılamanın çok uzağında durmaktadırlar. Bu koşullarda, uluslar arası devrimci ve komünist hareketin geçiş ve yeniden yapılanma döneminde proletarya enternasyonalizmine sıkıca sarılmanın, bölgesel anti-emperyalist koordinasyonlar biçiminde birleşik mücadelenin olanaklarını büyütmenin, devrimci ve komünist parti ve örgütlerle daha canlı ve dinamik ilişkilenmenin, devrimci işbirliği ve ittifak zeminini güçlendirmenin önemi de artmaktadır.

Yoldaşlar;
Kongremiz, sosyalizm ve Marksizm iddialı güçlerin, günümüzde, yeni bir enternasyonal kurulması yöneliminin özneleri olmaları gerektiğine kuvvetle inanmaktadır. Partimiz, söz konusu parti, örgüt ve çevrelerle bu görüş açısından hareketle muhataplaşacak, ilişkilerini bu görüş açısından düzenleyecektir. Evet, süreç yeni saflaşmalar, yakınlaşma ve birleşmeler biçiminde gelişecektir. Geçmiş dönem ayrılıklarına ve bölüntülerine saplanmadan, günümüzdeki akım ve güçleri yeni durumun gereklerine ve gelişme perspektif ve yönelimlerine göre değerlendirmeli ve buna göre ilişkilenmeliyiz. Bu bakımdan, kongremiz, Komintern'in kabul ettiği 21 koşulun gözden geçirilerek güncellenmesi gerektiğini önemle vurgulamaktadır. Her halükarda uluslar arası komünist hareketin ideolojik ve örgütsel krizini aşma mücadelesinin, bu oldukça zor ve karmaşık mücadelenin başlangıç aşamasındayız. Bu bakımdan yeni bir ilişki tarzı ve üslup geliştirmemiz gerektiği de açıktır. Dolayısıyla uluslar arası komünist hareketin örgütsel ve ideolojik krizini aşma ve uluslar arası komünist hareketin yeniden yapılandırılması süreci, kaçınılmaz olarak yeni bir saflaşma, ayrışma ve kopuşma, keza yakınlaşma ve aynılaşma süreci olacaktır.
Sosyalizm için mücadelenin yeni dönemiyle, proletarya ve ezilenlerin özgürlük, ulusal kurtuluş ve sosyalizm için savaşımlarının yeni bir yükseliş eğilimine girmesinin çakışması, uluslar arası devrimci ve komünist hareket ve onun tek tek ülkelerdeki müfrezelerinin inşa edilmesini ve bunlar arasında sıkı bir işbirliği ve dayanışmanın yükseltilmesini kesin bir zorunluluk olarak dayatmaktadır. Öyleyse yoldaşlar, aramızdaki bağları güçlendirelim, ortak eylem ve örgütlenme yoluyla bunu güvenceleyecek araç ve biçimler üzerinden yeni bir devrimci ve komünist enternasyonal hazırlama ruhuyla yürüyelim!
İnanıyoruz ki, devrimci ve komünist parti ve örgütler ancak eylem ve yakın bir işbirliği içinde birbirlerini tanıyabilirler. Komünist ve devrimci parti ve örgütler arasında gerçek dostluklar, birbirini tanıma ve dayanışma ancak ve ancak pratik mücadele ortamında kurulabilir. Tarihsel deneyimler ve partimizin kendi pratiği, bunun başka türlü olmadığını ve olamayacağını öğretmektedir. Partimiz bundan sonra da, enternasyonal alandaki görevlerini yerine getirmede daha enerjik ve yaratıcı davranmaya devam edecektir.


Kahrolsun emperyalist dünya sistemi!
Yaşasın dünya proletarya devrimi!
Yaşasın proletarya enternasyonalizmi!
Yaşasın Devrim ve Sosyalizm !
Şan Olsun 4. Kongre'ye, Yaşasın Partimiz MLKP!

 


15 Ağustos-1 Eylül 2009
MLKP 4. KONGRESİ